Bitkiler Okulu
Çocuklar için, şiir kitapları da tanıtmamı istiyordunuz. Ben de insanın olabilecek en erken yaşta şiirle tanışmasını önemsiyorum. Evet bugün masamda bir şiir kitabı var: Bitkiler Okulu.
Gerçekten de bitkilerin okuluna konuk oluyoruz ilk şiirler. Bütün şiirler bu açıdan birbirini tamamlar nitelikte. Önce sınıfa sığamıyor bizim bitkiler. Sonra bir şekilde, mesela lahananın yanına havuç oturtularak yerleşmeleri sağlanıyor. İlk ders su dersi (Huda Nazdik filmini hatırlayanlar?:) ) Sonra yeşil, koku ve tabi ki güneş dersleri…
Sadece dersleri anlatmıyor bize Dağlarca, bitkileri de konuşturuyor. Böylece kuşkonmazın adından şikayetçi olduğunu, “kabak tadı” kullanımını anlamayan kabağı tanıyoruz. Haksız da sayılmazlar hani!
Çekişmeler de eksik değil bu okulda. “Giyim yarışması”nda birinci olan pırasaya itiraz ediliyor mesela, giyim ile değil, soyunarak kazandı diye!
En hoşuma giden yanlarından biri, okula sığmayan ağaçlar için “Açık Öğretim” düşünülmesi.
Bir şiir için ise, bilirkişi görüşü istedi gönlüm. Şu satırlar acaba ne kadar uygun, itikadi açıdan diye:
“Bütün yağmurlarımızı yağdıranın
Yağdırmayanın
Yönetenin
Ormanlar olduğunu
Yaşlı ağaçlar bilir” s.39
Son alıntı çok daha güzel bir şiirden olsun:
“Der ki söğüt
İştecik anladım şimdi
Su’yun en derin bir eğitim olduğunu” s.47
Her şiiri sevmek zorunda değiliz elbet, ortak damar bulamayabiliriz. Çocuklar bitkiler üzerine böyle şiirler okusalar acaba daha çok yeşillik, sebze severler mi diye düşünmedim değil.
Şiirlere Mustafa Delioğlu’nun küçük çizimleri eşlik ediyor.
Şimdiden iyi okumalar.
Bitkiler Okulu-Şiirler
Yazan: Fazıl Hüsnü Dağlarca
Resimleyen: Mustafa Delioğlu
10. Baskı Ocak 2018
YKY, 56 sayfa, 7+