Kaplanı Sakın Gıdıklama
Sosyal medya hesaplarında gördükçe Kaplan kadar içimdeki merak duygusunu gıdıklayan bir kitaptı Kaplanı Sakın Gıdıklama! Fuarda görünce, bakalım kaplanı neden gıdıklamamalıymış diye sorup, kitabı alıverdim.
Yapma, etme dedikçe içimizdeki bir yaramaz tam tersine yap-mak et-mek istemez mi? Bilim adamları bile böyle söylüyor, beyin en küçük olumlu kökü algılar diyor. Yani beynimiz yapma denileni yap olarak algılıyor. İşini amma da biliyor.
Ece, yani kahramanımız durmak bilmeyen, hareketli bir çocuk. Hoplamayı, zıplamayı, yerde sürünmeyi seviyor. Kendini durdurmayı bir türlü beceremiyor –acaba hiperaktivitesi mi var?-. Hal böyle olunca yetişkinler tarafından sıklıkla ikaz ediliyor. En son ve yoğun olarak hayvanat bahçesinde görüyoruz bu ikazları. Kızdırma, vurma, çekiştirme, uğraşma! Öğretmene de hak vermek lazım tabi. Bir hayvanat bahçesinde sürekli hayvanlarla temas kuran küçük bir çocuğu korumak içgüdüsüyle yapıyordur bunu. Hem çocuğu hem hayvanları! Tabi bilmeli ki Ece’nin beyni de bu ikazları Kızdır, vur, çekiştir, uğraş olarak algılıyor olabilir. Neyse…
Ece’nin Aklına Yaramazlık Getiren Uyarı!
En son öğretmeni, Ece’yi, “Ve sakın kaplanları gıdıklama!” diye uyarır. Ece’nin canı sıkılır. Neden hiçbir şey yapmaya hakkı olmadığını düşünür… Demek ki bu uyarılarla böyle hissetmiş.
Neyse ki, bu uyarının sebebini Ece de biz de hemen ilerleyen sayfalarda öğreniyoruz.
Kitabın burasında güzel bir sürpriz de bekliyor bizi. Ece’nin kaplanı gıdıklamasıyla ortaya çıkan uzu olaylar silsilesini tek seferde verebilmek adına karşılıklı iki sayfayı katlanır olarak yapmışlar.
Yani onları açınca önünüzde koca 4 sayfa varmış gibi, yatay bir poster tutuyormuş gibi oluyorsunuz. (mış gibi’yi hatırladım). Böylece olan biten her şeyi siz de kesintisiz ve soluk soluğa takip edebiliyorsunuz.
Resimler hikayenin epey canlı bir unsuru. Kitapla uyumlu, kitabı tamamlar cinsten. Zevkle izliyorsunuz her sayfada. Mesela beni kitabı almaya çeken en önemli unsurlardan biri de, kapakta gayet müstağni duran Kaplan oldu.
Evet, kitap eğlenceli. İyi olan bütün çocuk kitapları gibi sadece çocuklara değil, büyüklere de bir mesajı var. Ben kendi payıma, zaten şu beyinle ilgili araştırmalardan sonra yapmaya çalıştığım gibi, yapma yerine yap demeyi tercih edeceğim. Kaplanı gıdıklamak fikrini Ece’nin aklına sokan kim?
E yani, şimdi kim Ece’ye kızabilir ki…
Şimdiden iyi okumalar.
Yaza: Pamela Butchart
Resimleyen: Marc Boutavant
Çeviren: Burcu Ural Kopan
Marsık Kitap
1.Baskı Ağustos 2016, 4. Baskı Nisan 2017
Tam yemelil kitap😍bayıldık bizde👍 Şu anda 6. Sınıfta olan oğluma okutulan vanilya kokulu mektuplar kitabınıda bi inceleseniz yorumlasanız ne çok memnun olurum.
Sevim Ak’ın kitabı değil mi? Epey önce okumuştum onu, tekrar okuyayım, ne güzel hatırlattınız 🙂