abone ol: Makale | Yorum

Vagon Çocukları

0 yorum
Vagon Çocukları

Bazı hikayeler bütün sadeliklerine rağmen neden bizi kendilerine çekerler? Vagon Çocukları’nı okuduğumda böyle düşünüyordum. 1924 yılında okuyucu ile buluşmuş ve çok sevilmiş bu eser, günümüzden bakıldığında bir felaket gibi görünen durumlar içeriyor aslında. Dört çocuk, yalnız başına. Gece ıssız yollarda yürüyor, ormanda uyuyorlar. Çöpten buldukları tabak, fincanları yıkayıp, onlarla yemek yiyorlar. Küçük kardeşlerini yetimhaneye göndermek isteyen bir aileden kaçıyorlar. Günde sadece bir ekmeğin dörtte birini yedikleri oluyor (Canan Karatay duymasın). Pedagojik olarak ne feci durumlar değil mi?

Evet, biraz espri yapıyorum. Bütün bunlara rağmen çok mutlu bu çocuklar. Çünkü bir aradalar, özgürler. Kaşıkla yemek yemenin ne kadar güzel ve eğlenceli olduğunu bize hatırlatıyorlar. Yahut içecek süt bulabilmenin, sütü şişeden, bardaktan içebilmenin. Ya başlarını sokacak bir vagon bulduklarında… Yağmura rağmen sıcak ve kuru bir vagon. Çam iğnelerinden yatakta uyuyor olmalarına hiç aldırmıyorlar, sıcak, kuru ve bir arada oldukları için.

Kitap bütün bu zor şartlara rağmen ajitasyon yapmıyor. Tam aksine yaşama sevincini arttırıyor bence. Hem zaten sonunda zengin dedeleri ile de buluşuyorlar, merak etmeyin.

Bu ara içinde bulunduğumuz şartlardan ziyade, bakış açımızın nasıl da hayatımızın standartlarını etkilediği üzerine düşünüyorum. Kitap da iyi denk geldi.

Çocuklara şükredilecek ne çok şeyimiz var diye gösteren bu pek sevilmiş eser için biz de şimdiden iyi okumalar dileyelim.

Vagon Çocukları

The Boxcar Children

Gertrude Chandler Warner

Turkuvaz Genç Roman

Mart, 2020

9+

Bir Cevap Yazın

%d blogcu bunu beğendi: