Yakata Ekibi Zoru Başarma Peşinde
Ben çocukken, hala sokakta oynayabiliyorduk. Çok fazla yaşıtım olmasa da ilkokulun ilk yıllarında yine de keyifli oyunlar oynayabildik. Arkadaşlarımın bir kısmı aynı zamanda akrabalarımdı. Onlarla sokakta oynamak dışında bir de anneannemin evinde oynayabiliyorduk. Şüphesiz en sevdiğimiz oyunlardan biri, anneannem görüp de bizi durduruna kadar, en köşe odadaki kanepesinde zıplamaktı.
Yıllar sonra yeğenlerim de anneannelerinin evinde yatakta, kanepede zıplamaktan büyük keyif aldılar. Biz onları durdurmadık, sadece kazara canları acımasın diye dikkat ettik. Yani yakinen bilirim ki kanepede zıplamak acayip eğlencelidir.
Yakata Ekibi kitabında da yaylı kanepede zıplamanın eğlencesini keşfeden, bunu bütün çocuklar tatsın isteyen üç arkadaş ile karşılaşınca tanıdık birilerini görmüş gibi sevinerek, merakla okudum.
Ahmet, Ömer ve Kerem üç iyi arkadaştır. Yaylı kanepeleri Ömer’in amcası satmaktadır fakat işleri hiç de iyi değildir. Ahmet hem Ömer’in amcasına yardım etmek hem de apartman hayatına sıkışmış akranlarını bu keyifle tanıştırmak için bir plan yapar. Bunun için de bir ekip kurar: YAKATA. Yaylı kanepeleri tanıtma ve yaygınlaştırma ekibi.
Üç arkadaş derslerini aksatmadan, projeleri için çalışırlar. Sonuç beklediklerinden de iyi olur. O kısmı detaylandırmayalım ki heyecanı kaçmasın.
Yakata Ekibi 40 sayfalık ince bir çalışma. Kitapta resimler olmasına karşı grafik olarak yazılar biraz yoğun kullanışmış. Pekala iki katı kalınlığında bir kitap da çıkarılabilirdi bu metinle. Çizimleri, kurguyu, hikayeyi beğensem de grafik olarak kitabın zayıf kaldığını söylemeliyim. Çok daha iyi bir baskıyı hak etmiş bu çalışma. Gerçi yine de bu sıcak hikaye sizi içine çekiyor, mutlu ediyor.
Ahmet “liderlik işini sevmiştim, tam bana göreymiş doğrusu” diyor. Böylece bir kendini keşif hikayesi de okuduğumu fark ediyoruz. Ayrıca apartman hayatının çocuklar için sıkıcılığı epey bariz olarak kitapta yer bulmuş. Reklamlarda her gördüğünü isteyen kardeş detayı da önemli bir noktaya işaret ediyor. Yakata ekibinin reklama bakışı ise alttan alta eleştiriyor da sanki. Çünkü onlara göre reklam ‘sahici’ olanı göstermeli. Bazen düşünürüm, bütün reklamlar öyle olsa, ne ilginç olurdu değil mi?
Şerife Nihal Zeybek’in ilk kitabı Yakata Ekibi. Umarım daha nice eserle bu alana katkı sağlar.
Şimdiden iyi okumalar.
Yakata Ekibi Zoru Başarma Peşinde
Şerife Nihal Zeybek
Resimleyen: Nurdan Fenerci
Okur Çocuk
Şubat 2018
Cevap yok. to “Yakata Ekibi Zoru Başarma Peşinde”
Trackbacks/Pingbacks