Şirin Patates

Kahramanımız heyecanla koşarken, ayağı taşa takılır ve düşer. Yazar, okuyucuyu uyarmadan edemez. “ Siz siz olun, çok heyecanlansanız da koşarken etrafınıza dikkat edin çocuklar! Evet, pek sevmiyorum böyle doğrudan nasihatleri.
Konuşan patatese kahramanımız “Patatesler konuşamaz ki!” diyor. Patates ise bu işin sebebini anlatıp, “konuşmayı öğrendim” diyor. Nasıl öğrendiği soran çocuk cevabını almış mıdır, dersiniz?
Kitapta çocuk ile konuşan şirin patates, en sonunda küçük çocuğun onu pazardan seçmesi ile eve geliyor ve çocuk ile bir süre mutfakta oynuyorlar. Daha sonra ninesi lezzetli bir yemek yapıyor. Tabi ki şirin patatesle.
“Artık şirin patates kendisini kurtaran küçük çocuğun vücudunda, ona sağlık veriyor ve büyümesini sağlıyormuş.”
Şirin patatesin bu durumdan şikayetçi olmadığı yazılsa da, bir çocukla konuşan, sonra onunla oynayan patatesi yemek fikri, sanmıyorum ki okur çocuklara iyi gelsin.
Kitabın çizimleri ise pek güzel. Bu çizimlere farklı bir kurgu ile aynı konu işlense, öğüt verici dilden uzak durulsa, çok daha iyi bir kitap okuyor olabilir miydik? Takdir sizin.
Şimdiden iyi okumalar.
Şirin Patates
Yazan: Okşan Karakaya
Resimleyen: Çiğdem Koytak
Minikiz Yayınları, 2017
16 sayfa, 5+